Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş.’nin üreticisi olan TF-X uzun süren çalışmaların ardından bugün (17.06.2019) Paris Air Show’da tanıtıldı. Bu tanıtımdaki detaylar ise daha ilginçti. Avrupa’nın göbeği ve Fransa’nın başkenti Paris’teki fuarda uçak tanıtılırken seçilen müzik ilginç bir detay. Ruslara karşı destansı bir savunma yapan Gaziosmanpaşa’ya ithaf edilen Plevne Marşı ile örtünün açılması dikkat çekici ama pazarlama açısından olumsuz bir detay.
Türk Havacılık ve Uzay Sanayii’nin üretimi; TF-X modeli.F-35’in gövdesinin gövdesinin üreticilerinden birisi olan Türkiye’nin 10 yıl sonra Türk Hava Kuvvetleri envanterine tam olarak katmayı planladığı TF-X uçağı
Yer: Paris Air Show.
Müzik: Plevne Marşı (Remix) pic.twitter.com/j8njgcHcst
— Sadece Gerçek (@sadecegerceknet) 17 Haziran 2019
Gururumuzu okşayan bir marşımız olsa da bu marşın böyle bir ortamda çalınması doğru değildir. Çünkü TF-X adlı uçağımız sadece bizim kullanacağımız bir uçak olarak üretilmedi. Balkan ülkeleri, Orta Doğu ülkeleri ve bazı Avrupa ülkelerine ileriye dönük ihraç edilmek için üretildi. Hal böyle olunca, Osmanlı’yı hatırlatan bir marşın orada insanlarda nasıl bir etki bırakacağı merak konusu.
Aşağıdaki video ise üretici firma TUSAŞ’ın, TF-X ile ilgili hazırladığı, bilgilendirici animasyon. Videoda uçağın teknik özellikleri haricindeki başlık ve yazılar; www.sadecegercek.net ‘e ait öngörülerdir.
Plevne Marşı ile sunuş gibi hareketler bizleri daha da yalnızlaştırır. Herkesin gruplaştığı, müttefik arayışına girdiği, beraber projelere ve üretime hazırlandığı süreçte yalnız kalmamızı doğru bulmuyorum.
Bu gayet makul bir istek ve girişim. Bizler; F-35, S-400 diye ortamı bu kadar gereceğimize, elimizdeki TF-X, Altay, Kirpi, Kobra, Atak vb. projeleri önlerine atıp ortak bir üretim bandı kurma çalışmasına girişebilir, bugünkü süreci farklı yerlere getirebilirdik.
Hangi ülkenin savunma bakanı kadın ve erkek, buna göre dersine çalışıp tek tek açıklamalarda bulunmalı ve sorunlarıyla ilgilendiklerini ispatlamalıydı. En iyisi olacak diyerek direk 100 yıldır uçak üreten potansiyel müşterileri baştan kaçırmış. Mevcut idari zihniyetle ancak silah fuarı oluyor, hangi ülkeyle kaç milyar dolarlık anlaşma yapılıyor bilmiyoruz.
Demek istediğimiz bir silahı, bir cihazı, bir teknolojik aleti, kısacası ürettiğiniz her şey için, üretmeden önce pazar payını da düşünmelisiniz. İran’da Kahhir 313 adlı savaş uçağı üretti. Bu İran’ın ürettiği üçüncü yerli savaş uçağıdır. Uçak için çalışmalar 2012 yılında başladı. 2013 yılında da ulusal ve uluslararası basına ve kamuoyuna tanıtıldı. Peki ne oldu? Kendi envanterine katma dışında bir başarısı var mı? Pazar ortamı oluşturup başka ülkelere satabildi mi? Elbette hayır. Ayrıca ordu için ne kadar yeterli bir üretim oldu, orası da tartışılan bir konu.
3-) 17 Haziran 2019 tarihinde; https://tr.sputniknews.com/avrupa/201906041039241485-bulgaristanda-f-16-tepkisi-abd-bize-dunyanin-en-pahali-elektrik-supurgesini-satarak-elini-cebimize/ adresinden erişildi.