Sadece Gerçek logo

Siyonizm’in şeytani planları

Siyonizm'in şeytani planları


Küresel elit, doğum kontrolü ve nüfusun azaltılması için dünya çaplı bir operasyon başlattı. Bu amaçlarını, aşılar ve genetiği değiştirilmiş temel besin maddeleriyle gerçekleştirmeyi planlıyorlar. 21. yy küresel elitlerin yok etme teknikleri oldukça gelişmiş.

GAVI Alliance (Küresel Aşı Ve Aşılama Birliği)

GAVI Alliance, 2000 yılında Gates Vakfı’nın yardımıyla kurulmuştur ve amacı, üçüncü dünyanın hepsini aşılamaktır. GAVI organizasyonunun üyeleri; gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin ulusal hükümetleri, Bill ve Melinda Gates’in, Çocukların Aşı Programı, Uluslararası İlaç Fabrikaları Birliği(IFPMA), Rockefeller Vakfı, Dünya Bankası, Dünya Sağlık Örgütü(WHO), UNICEF. 2000 Aralığında, Sr. William H. Gates, şunları söylüyor:

”Rockefeller Vakfı’ndan aldığımız ilhamla vakfımız, bir GAVI enstrümanı olan Çocuk Aşıları Global Bütçesine 750 milyon dolarlık katkıyı taahhüt ederek GAVI’yi başlatmıştır.”



Gates aynı zamanda Rockefeller ailesini de sürekli övmekten geri durmuyor:

”Öyle görünüyor ki döndüğümüz her köşede, Rockefeller ailesini görüyoruz. Hatta bazı durumlarda onların çok ama çok uzun zamandır zaten orada olduğunu fark ediyoruz.”

Rockefeller Vakfı’nın bağışladığı parayla, Dünya Sağlık Örgütü’nün geliştirmiş olduğu kısırlık aşılarını kanıtlayan dağ gibi dokümanı düşünecek olursak, milyonlarca insana aşı sağlayan GAVI gibi küresel bir mekanizmanın varlığı, en hafif ifadesiyle endişe vericidir. Bill Gates’in yakın bir konferans sunumundaki şu sözleri çok ilginç:

”Dünya’da 6,8 milyar insan var ve bu rakam 9 milyara doğru çıkıyor. İyi bir aşılama programı ve sağlık hizmetiyle bunu %10-15 azaltabiliriz.”

Kısırlık Aşıları

Jurriaan Maessen’in rapor ettiğine göre, GAVI’nin ortaklarından olan; Dünya Sağlık Örgütü ve Birleşmiş Milletler Popülasyon Bütçesi, Dünya Bankası’yla 1970’lerde ”Üreme Düzenlemesi Aşıları İşbirliği” adı altında bir araya geldiler. Buna göre; bu işbirliği grubu, birçok araştırmalar yaparak kısırlık aşısı üretimini koordine etmektedir. Bu grup, sperm ve yumurta engelleyici aşılar üzerinde çalışmakta ve bir anti-hCG aşısı üretmekte başarılı olmuştur. 1989’da Yeni Delhi’deki Ulusal İmnoloji Enstitüsü’nde HCG’nin taşıyıcılar yoluyla insana nasıl aktarılabileceği konusunda araştırmalar yapmıştır. Konuyla ilgili Oxford Üniversitesi yayınları 1990’da bir makale çıkartmış ve Rockefeller Derneği, çalışmayı finanse edenler listesinde yer almıştır.

Tetanoz aşısıyla hCG’nin insana taşınması sonucu, kadınlar kısırlaştırılmakta ve hamile kadınların çocuğunu düşürmesi sağlanmaktadır. Kısırlık aşılarının başarıyla gerçekleştirilmesinden sonra, hCG aşıları birçok üçüncü dünya ülkesinde kullanılmıştır. BBC’de yayınlanan insan laboratuvarı belgeselinde, Filipinli kadınların aşı sonucunda nasıl kısırlaştığı anlatılmıştır. BBC’deki programdan bazı alıntılar:

Mary Pilar Verzosa: Kadınlar tetanoz aşılarının üzerimizde neden farklı etkileri olduğunu soruyordu. Aşıdan sonra adet döngülerimiz tamamen bozuldu. Bazılarımızın kanamaları ve düşükleri oldu, erken dönemde bebeklerini kaybettiler. Semptomlar, aşıdan hemen sonraki gün ya da hafta içerisinde başladı. 3-4 aylık hamile olanların düşükleri gerçekten tehlikeliydi.

Tayland’daki yerel bir topluluğun ifadesine göre, çocuklarına kimlik kartı alabilmek için, hamile kadınlara tetanoz aşısı zorla yaptırılıyor. 3. Dünya’nın kırsal kesimlerinin korkuları, kısırlık aşısı araştırmalarını görmezden gelen medyanın, efsane ya da dedikodu şeklinde lanse etmesi sonucu önemsenmiyor. Aşıların güvenli olduğunu iddia eden kuruluşlar, aynı zamanda nüfus azaltma çalışmaları yapan kuruluşlardır. UNICEF’den Etiyopyadaki güney uluslarının sağlığıyla ilgilenen bir yetkili Tersit Assefa diyor ki:

”Ortalarda aşıların kadınları kısırlaştıracağına dair dolanan saçma-sapan dedikodular var. Ama burada köyün yaşlıları, kadınları aşı olmaları için cesaretlendirmek için çalışıyor. İğne aşı yapmanın en bilindik yolu olsa da, Rockefeller derneğinin finansal destekleri sonucu yeni teknolojilerde geliştirildi. Ağız yoluyla alınabilen aşılar, sosyo-kültürel olarak daha kabul edilebilir bir alternatif olarak gözükmektedir. Diğer bir deyişle, aşıyı sıradan bir muz yiyerek almak, koluna bir iğne vurdurmaktan çok daha az dirençle karşılaşır.”

Bilimsel bir derginin, yenilebilir aşılarla ilgili ifadesi şöyle:

”Yenilebilir aşılar, edinmesi kolay, fiyatı uygun, saklaması kolay, bozulmayan ve sosyo-kültürel olarak özellikle fakir ülkeler tarafından kolaylıkla kabul edilebilen aşılardır. Başta sadece hastalıkların engellenmesi için geliştirilmiş olan bu aşılar, aynı zamanda bağışıklık sistemi hastalıklarının engellenmesi, doğum kontrolü ve benzeri amaçlar için de kullanım alanı bulmuştur.”

İnsanlığa karşı savaş, global elit tarafından sürdürülmektedir. Bu operasyon, dünya çapındadır ve eğer hayatlarımızı gelecekte olacakların korkusuna göre şekillendirirsek, bu bizim yenilmemize sebep olur.

Kaynak:  Daniel Taylor, ”Vaccinate The World: Gates, Rockefeller Seek Global Population Reduction”

Etiketler:

Paylaş:

Bizi Takip Edin
Lorem ipsum dolor sit amet, consectetur adipiscing elit, sed do eiusmod tempor incididunt ut labore et dolore